Baba Tahir Üryan
RÜBAİLER
Bahtım karadır, talihim allak bullak
Yas oldu nasibim, kaldım çırçıplak.
Bir dağ yoludur aşk, yürürüm ağlayarak;
Tanrım, kana boğ kalbimi, öldür ve bırak!
Neyler gibi inler yüreğim, yas doludur;
Sensiz kalıverdim: Bu, cehennem yoludur.
Mahşer günü? Bir Tanrı bilir. Son güne dek
Yazgın çiledir, gönül. Dövün, kıvran, dur.
Bak, geldi bahar: süsledi hasbahçeyi gül:
Dallarda sevinç türküsü söyler bülbül.
Gel gör ki çimenlerde gezip hiç bulamam
Kalbim gibi ölgün, kanayan başka gönül.
Göklerdeki yıldızları saydım bir bir;
Gel, sevgili, gel: sabahladım.- belki gelir.
Gelmezse, görünmezse içim parçalanır,
Ağlar yüreğim, suskunum: elden ne gelir!
Gam bahçesidir benim gönül bahçem, bak:
Girdin mi nasibin kara güller olacak!
Gel, sevgili, kalbimdeki bozkırları gez.-
Bak, otlar dört bir yana hicran salacak.
Hıçkırmalı, yaş dökmeliyim ben bu gece;
Sabrım yok, geçtim kendimden bu gece.
Bir zevk yaşadım dün gece, kalmaz yanıma,
Bin yaş akar artık yüreğimden bu gece.
Sensiz, gönlüm huzura hiç ermeyecek,
Dertler bana özgürce yaşam vermeyecek,
Girdin de perişan ettin can evimi:
Aşkım bana rahat yüzü göstermeyecek.
Bir ince kadehtir yüreğim, billurdan –
Bin parça olur ah edip iç çektiğim ân.
Bak, gözlerimin yaşları kan yağmurudur
Ben bir ağacım, kökleri kan, dalları kan.
Türkçesi: Talât Sait Halman